Bebek Bakıcısı

Günümüzde çalışan anne sayısı gittikçe artmakla birlikte, evdeki okula gidemeyecek kadar küçük olan bebeklere çocuklara kimin bakacağı sorunu hızla yükseliyor. Geniş aile içerisinde yardımcı olabilecek anneanne, babaanne, dede, teyze, hala ve bunlar gibi başka birisi yoksa ev içerisinde yardımcı olabilecek kişiler aranıyor. Bakıcı bulunsa dahi anne ve babalar pek çok endişeli durum yaşıyorlar, yaşanan sorunlar devam edebiliyor. Çalışan anne ve babaların, bebek bakıcısı veya çocuk bakıcısı seçimlerinde oldukça dikkatli olmaları gerekiyor.

Çocukların Bakıcıya İhtiyaç Duyma Yaşı

Doğduktan hemen sonra 12 yaşına gelene kadar her bebek ve çocuk bakıma muhtaçtır ve bu yaş aralığı en çok ilgiyi ve sevgiyi hissetmek istediği yaş aralığıdır. Günümüzde annelerin yoğun iş hayatında, özellikle de beyaz yakalı çalışanların, bebek bakımı için bir bebek bakıcı araması durumu vardır.

Bakıcı Seçerken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bakıcılık veya dadılık, artık profesyonel bir meslek olarak kabul ediliyor. Anne ve babanın belirlediği ölçü içerisinde ve belirlediği çerçevede bakıcıda kabul ederse bir anlaşma yapılır. Hangi işleri yapacağı, ne tür aktiviteler içinde bulunması gerektiği de açık açık anlatılır. Genellikle tanıdık çevreye "bebek bakıcısı arıyorum" denebilir. İnternet üzerine ilan da konabilir. Aşağıya sıralanan bazı maddeler vardır.

Bir bakıcı da olması gereken özellikler:

• Bebek bakımı ve çocuk bakımı için her şeyden önce bebekleri ve çocukları sevmelidir.
• Sevecen ve güler yüzlü olmalıdır.
• Konuşmayı, iletişim kurmayı bilmelidir.
• Deneyimli bebek bakıcısı insana biraz daha güven verebilir.
• Her çocuğun kendine özgü davranışları ve duyguları vardır. Tüm bunlara eşlik ve rehberlik edebilecek ve onu anlayabilecek biri olmalıdır.

Yabancı Uyruklu Bebek Bakıcıları

İnternet üzerinde aranan "bebek bakıcısı bul" başlığı adı altında pek çok ilan karşımıza çıkmaktadır. Özellikle büyük şehirlerde çok geniş bir kitle güvenilir bebek bakıcısı aramaktadır. İstanbul bebek bakıcıları kendilerine bir iş bulabilmek için adeta rekabet halindedir. Hal böyle iken aileler bebekleri ve çocukları için en doğrusu olduklarını düşündüğü kişiyi seçmek isterler. Bir dili kullanabilmek, doğuştan gelen bir yetenektir ancak bunu geliştirebilmek çevreye, alınan eğitime, yaşanılan ülkeye, iletişim kurulan insanlara bağlıdır. Bebekler çoğunlukla 12 - 18 ay arasında kelimeleri yavaş yavaş söylemeye başlarlar. Konuşma olgunluğuna erişirler. Bunun için çocuğa eğitim veren ve bakan kişinin öncelikle anadilini çok güzel kullanıyor olması gerekir. Kelimeleri anlamlarının uygun olduğu yerlerde kullanmak, telaffuzları doğru yapmak; çocuğun o kelimeyi kavramasına ve anlamasına imkan sağlar. Çünkü bebekler ve çocuklar, duyduklarını ve gördüklerini taklit ederek öğrenirler.

Pek çok aile yabancı uyruklu bakıcı seçerler, çocukları erken yaşlarda başka diller öğrenebilsin diye. Ancak bu sefer ana dilimizi doğru kullanamayan insanlarla büyümek zorunda kalan bebekler veya çocuklar ileri ki dönemlerde sıkıntı çekerler. Olması gereken başka bir dil daha bilen Türk bakıcı bulmaktır. Ayrıca yabancı bir bakıcıyla anlaşıldığı zaman, bu kişinin Türkiye'de çalışması için bazı izin kağıtları düzenlenecektir.

Ayrıca kendi ülkesine belirli aralıkla gidip gelme durumu da sıkıntılı bir durumdur. Avantaj olarak da, yabancı uyruklu bakıcılar daha profesyonel davranıyorlar ve istenilen şeylerin dışına çıkmıyorlar. Aileye daha bağı hale gelebiliyorlar. Yurt dışındaki bebek bakıcısı beklentileriyle Türkiye'de ki bakıcılar arasında çok fark yoktur. Sadece yurt dışındaki ailelerin daha otoriter, net ve disiplinli olmaları bakıcıların da böyle olmasını gerektiği sonucunu doğuruyor.

Evde Kalan Bakıcı

Yatılı bebek bakıcısı ve günlük gelip giden bebek bakıcısı arasında bir fark yoktur. Avantaj ve dezavantaj oluşturabilecek şeyler bakıcının kişiliği ve verilen işin genişliğiyle alakalıdır. Örneğin evde yabancı birinin olmasından hoşnut olmayan anne ve babalar için yatılı bakıcı zor bir kabulleniş olacaktır. Diğer bir taraftan düşünüldüğünde ise, çocuk okul çağına geldiği zamanlarda yatılı bakıcı akşamları onun ödevlerine, projelerine yardım ediyorsa aynı zamanda evdeki işleri de yapıyorsa bu, çalışan aileler için iyi bir seçim olacaktır. Özellikle tatil zamanlarda, bebekli olan aileler çok zorlanıyorlar, yoruluyorlar. Ama yatılı bir bebek bakıcısı tatile de aileyle gider. Tatilde bebekle ilgilenirken, anne baba başka şekilde zaman geçirebilirler.

Önemli Not

Günlük bakıcı tercih edilecekse eve yakın olması önemlidir. Özellikle İstanbul bebek bakıcıları için 10 dakikada gidilecek yol, bir saatte gidiliyorsa kesinlikle tercih sebebi, uzak olmayan evlerdir. Günlük bebek bakıcısı ise belirli istenen günlerde aileye gelip belirli saat aralığında kalıyorlar. Düzenli bir anlaşmaları yoktur.

Çocuk Bakıcısına Nasıl Alıştırılır?

Öncelikle, anne ve baba evdeyken bakıcıyla birlikte zaman geçirilir, keyifli oyunlar oynanır, eğlenilir. Anne ve baba bakıcıya bebeklerinin yanında iyi davranmalıdır, onunla ilgilenmelidirler. Aile bakıcıyı severse çocuk da sever. En önemlisi de anne ve baba evden gizli gizli çıkmamalıdır. Çocuklarına veya bebeklerine gelecekleri saati mutlaka söylemelidirler. Çocuk bakıcısı ve ebeveyn arasındaki iletişim ve uyum çok önemlidir.

Beklentilerini karşılıklı olarak bilirlerse problem ortada kalmaz. Kimi aileler, dadılar çok zorlu konular olmadıkça kendilerine danışmamalarını ve kendi kararlarını kendilerinin almasını gerektiğini savunurlar. Bazı durumlarda artık bakıcısına çok alışan bebek, annesinden çok ona ilgi gösterir. Anneler bu duruma biraz üzülebilir ancak bebeklerin böyle iletişim kurması normal sayılır. Kendileriyle ilgilenen onlara her konuda yardım eden kişilere alışmaları beklenen bir durumdur.